Yeni alışkanlıklarla dopdolu bir yılı geride bırakıyorum. Bu sene 2016’ya nazaranla az da olsa umutluyum.
Her ne kadar senenin başında koyduğum 50 kitap hedefini tamamlayamasam da bu yıl toplamda 25 kitap bitirmenin vermiş olduğu huzurla sahilde çayımı yudumlayabilirim.
Geçen senenin özetinde şirketimizi limitede taşıdığımızı yazmıştım. Fihal tarafındaki girişimler istediğimiz beklentiyi veremeyince en önemlisi de bu yılın sonunda yaşadığımız iki fikir hırsızlığından sonra şirketin Türkiye’deki ticari faaliyetlerini durdurma kararı aldık. Büyük beklentilerle sunumlarını bizzat benim yaptığım 2 projenin isimleri değiştirilerek farklı isimlerle çıktığını görünce artık Türkiye’deki ticari varlığımızı sonlandırma zamanın geldiğini anladık. 30 Aralık Cuma günü şirketi tasfiye sürecini başlattık. Bundan sonra başta Momoth olmak üzere Fihal çatı şirketimizin ticari faaliyetlerine Amerika’daki şirketimiz üzerinden devam edeceğiz.
Yaşanılan 2 fikir hırsızlığından o kadar midem bulandı ki artık ona ayıracak ne vaktimiz var ne de enerjimiz.
Benim için 2016, geçen seneye nazaranla çok fazla bir girişimin olmadığı bir yıldı. Çay Kahve İnsan hariç sadece bir girişim ile ilgilendim. Dijital Pazarlama dikeyinde bir girişimdi. Aslında bir nevi pazaryeri de diyebilirim. Heyecanlandırması bir tarafa pazarın hala bu tarzda bir ihtiyaca cevap verecek muadil bir ürünün olmaması da bu satırları yazarken “Acaba 2017’de de denesem mi?” sorularımı sormama neden oluyor. 3 farklı ekip ile denememize rağmen yazılım tarafında yaşadığımız sıkıntılardan sebep durdurmak zorunda kaldım. Çok üzüldüğüm bir girişim olmasına karşı Çay Kahve İnsan sürecinden sebep çokta fazla enerjimi tükettiği için bu yıl aldığım en doğru karar olduğunu söyleyebilirim.
Bu yıl o kadar çok kişiyle tanışma fırsatı buldum ki hayatımın en fazla çayını ve kahvesini tanışma toplantılarında/buluşmalarında tükettiğimi söyleyebilirim. Benim için çok hareketli, insan kazandığım bir yıldı. 2017’de de en az bu sene olduğu gibi hayatıma bu kadar çok kişi girmesini temenni ediyorum.
Yıllardır severek takip ettiğim ve gıpta ettiğim Varol Yaşaroğlu ile bu yıl tanışma fırsatım oldu. Benim için yılın en güzel anıydı diyebilirim. Tabi tanışmaktan bir adım ileri gidip Çay Kahve İnsan‘a konuk edip videosunu bile çektik :)
Çay Kahve İnsan ile ilgili o kadar çok şey yazmak istiyorum ki anlatamam. Momoth’un bünyesinde bu zamana kadar çıkardığımız en eğlenceli ve en iyi girişim oldu. Her ne kadar gelir modelini geçtiğimiz haftalarda gizliden yayına alsakta bu yılda en az 2016’da olduğu kadar eğleneceğimizi ve güzel işlere imza atacağımıza inanıyorum. Çay Kahve İnsan’ın en zor kısmını atlattığımızı düşünüyorum. Keza yeni serileri Pazartesiden itibaren yayına almaya başlayacağız.
Çay Kahve İnsan’dan başka herhangi bir girişimle ilgilenmeyeceğimden bu yıl benim için biraz daha sakin ve huzurlu geçeceğine inanıyorum.
Geçen sene yazdığım bilim kurgu romanı ne yazık ki henüz raflarda yerini alamadı. Yayınevi ile bir türlü sözleşmede anlaşamadık. Pekte vakit ayıramayınca öylece rafta kala kaldı.
2016’yı tek bir kelime ile tarif etmem gerekirse bu ‘Kısmet’ olurdu.
Hayatımda yaptığım en iyi stratejileri ve planlara rağmen istediklerime bir türlü ulaşamadım. Kısmetin varlığına bu sene yakından defalarca şahit oldum.
Bakalım 2017’de neler olacak?